90'lar da internetinde gelmesiyle birlikte firmalar daha da büyümeye başladı. Özellikle amerikan menşeli firmalar bütün dünyaya hizmet vermeye başlamaları ile birlikte çok daha büyüdü ve verimlilik anlamında ciddi sıkıntılarına en büyük çözüm alternatifi de agile yöntemlerdi. Bundan dolayı 90'lı yıllarda agile danışmanlık hizmeti veren amerikan menşeli firmaların internet sitelerinin olması anlamlı geliyor. Aslında olması gereken olmuş. Peki ülkemizde bu dönüşümün 2010'lu yıllara kalmasının sebebi nedir?
    Bunu da  anlamak artık zor gelmiyor. Bizde ki firmalar maalesef hiç bir zaman amerikan menşeli firmalar kadar büyüyemedi. 1981'de Microsoft'un 1000(bin) çalışanı olduğunu duyduğumda çok şaşırmıştım. Şuan belkide dünya çapında 100 binlere ulaşmıştır ama o günlere göre 1000 çalışan çok yüksek bir rakam. Buna şaşırmama neden olan ise 2010'lara geldiğimizde ülkemizin en büyük teknoloji gruplarında bile bu kadar çalışan olmamasıydı. Demek ki  bizim agile yöntemlere geçmemizin zamanı ancak 2010'larda gelmişti. 2005'ten sonra ülkemizde teknoloji çalışanı ciddi manada artış göstermeye başlamış ve büyük firmaların, holdinglerin, bankaların teknoloji birimleri  100-200 çalışandan 400-500 hatta bazı büyük bankalara 1000 kişiye yaklaşmıştır. Birçok ürün kurum içinde geliştirilmeye başlanmıştır. Bu büyüklük firmaların proje yönetimlerini ve iş verimliliklerini ciddi anlamda düşürmeye başlamıştır. Tam bu sırada ülkemizde de agile yöntemler popüler olmaya başlamış, agile yöntemlerle ilgili danışmanlık hizmetleri çok daha kurumsal bir yapıya dönüşmüştür. Amerikanın 30-40 yıl gerisinden de olsa bizim sorunlarımıza da benzer yöntemler çözüm olmaya başlamıştır. Agile yöntemler artık büyük firmalar için bir deneme yöntemi değil, zorunluluk olmaya doğru gidecektir, gitmek zorundadır. Aksi takdirde bu büyüklüğü başka türlü hareket ettirmenin çaresi maalesef yok gibi.Teşekkürler.
Osman Sönmez.
 
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder